27 Mayıs'ı Anarken Kırşehir'i Anmamak !
27 Mayıs'ı Anarken Kırşehir'i Anmamak !
Biz de , ''Ölünün arkasından konuşulmaz'' lafı hep söylenegelir.
Söz konusu durum ancak ve ancak kişinin özel hayatı söz konusu ise geçerlidir.
Bir dönem ülkeyi yönetmiş ve aldığı kararların bugünkü neticelerinden muzdaripsek pek ala arkasından konuşulabilir.
En kötü demokrasi , en iyi diktatörlükten daha iyidir diyerek bütün darbeleri kınıyorum.
Peki ama demokrasinin ayarları ile oynayarak darbeyi tetikleyen kim oldu ?
Yine bir söz vardır günümüz Türkiyesi'ni o kadar güzel anlatır ki ;
''Adaletin terazisini bozma gün gelir seni de tartar.''
Bu ülkede adaletin terazisini FETÖ , demokrasinin ayarlarını ise Adnan Menderes bozmuştur.
Ve o bozuk demokrasi gün gelip Adnan Menderes'i de kurban etmiştir.
Mansur Yavaş'ın dahi 27 Mayıs'ı andığı bir dönemde ne hikmetse demokrasi kurbanı olan Kırşehir pek anılmaz.
Adnan Menderes demokrasi şehidi olarak anılırken , demokrasi gazisi Kırşehir hep göz ardı ediliyor.
Düşünün ki ; ''sen bana neden oy vermedin'' diyerek neredeyse düşman şehrine yapılmayacak bir muameleye maruz bırakılmış bir şehrin kaderiyle oynanması en az 27 Mayıs Darbesi kadar kara bir leke değil midir ?
Bir de , ''Kırşehir Menderes'e oy vermeyerek kendine zarar verdi.'' diyen tipler var ya...
Bir de bunların çoğu kendisini muhafazakar olarak tanımlar ama ''Haksızlığa karşı susan dinsiz şeytandır'' hadisini de hep unuturlar ne hikmetse !
''2 Yıl sonra da tekrar il yaptı ne var bunda ? '' diyenler de mevcut.
Tabi bu karar değişikliğinin göstermelik olmadığına inandıramazlar bizi.
Kırşehir il yapıldı evet ama Hacıbektaş neden geri verilmedi ?
En kötüsü de Uzun vadeli devlet yatırımlarının neredeyse tamamı Kırşehir dışlanarak hazırlandı.
Nasıl mı ?
Ekonomi öğrenimi olarak söyleyebilirim ki ; Kırşehir Türkiye'nin en iyi lojistik merkezi konumundadır.
Dikkat edin yatırım yapmak isteyen yabancıların çoğu önce Kırşehir'e geliyor.Çünkü onlar yatırım yapacakları ülkede coğrafi konuma çok önem veriyorlar.Bu yüzden yakın zamanda çok sayıda Japon yatırımcı Kırşehir'e gelerek incelemelerde bulundu.Tabi onların nasıl buradan kaçtığı da ayrı bir konu zaten bunu da bütün Kırşehirliler biliyor.
Bunun yanında yatırımcılar Kırşehir'e geldiklerinde çok şaşırırlar.Çünkü ; Türkiye'nin tam ortasında bulunan bu şehirde nasıl olur da karayolu dışında herhangi bir ulaşım imkanı olmaz.
Cevabı ; Kırşehir'in Adnan Menderes tarafından ilçe yapılması ve yatırımlardan mahrum bırakılması...
Tren hattı Yerköy'den geçiyor.Uçaklar Tuzköy'den kalkıyor.
Gelecek olan hızlı tren bile Kırşehir'i teğet geçiyor.
Yapılacak olan Çevre Yolu bile Kırşehir'e naz yapıyor.
E şimdi biz Adnan Menderes'i nasıl analım söyleyin ; rahmetle mi , ibretle mi ?
Her zaman söylerim ; Türkiye'yi Amerika'ya teslim eder hale getiren Adnan Menderes'tir.
Marshall yardımlarını kabul ederek Atatürk döneminde açılan çok sayıda fabrikayı kapatıp bizi Amerika'ya bağımlı hale getirdi.
Aynı şeyin alasını daha 4 yıl önce Amerikan destekli FETÖ yapmaya kalkıştı.
Hatırlarsanız FETÖ yayın organları Adnan Menderes'i sürekli olarak gündeme getirir ve anardı.
Sürekli 27 Mayıs darbesini ekrana getirdiler ama daha sonra aynı şeyi kendileri yapmaya kalkıştılar.
Şimdi de demokrasiden ve adaletten dem vuruyorlar.
Adaletin de , demokrasinin de ayarlarını bozan sizlersiniz !
Milyonlarca insanın hakkına , binlerce insanın kanına girdiniz.
İhanet eden üst düzey kesimi Amerika'da gününü gün ederken ''ibadet'' diye kandırdıkları insanlar hapishanelerde çürüyor.
Post-modern olsun , askeri olsun veyahut ne şekilde olursa olsun her türlü darbeyi kınıyorum.
Ama güç zehirlenmesi yaşayarak , tiranlaşıp , diktatörleşip bir kentin kaderiyle oynayanları da kınıyorum, milyonlarca insanın kaderiyle oynayanları da kınıyorum.
Adnan Menderes demokrasi şehididir peki ! Ama şunu unutmayın ; bindiği dalı kesmiştir.
ÖMER DURAN
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.