Kırşehir’de belki de ilk kez önemli bir oluşum meydana geldi.
Kırşehir’in en önemli STK’ları bir araya gelerek Kırşehir’in sorunları ve çözüm önerileri ile ilgili çalıştay düzenliyorlar.
Üstelik herhangi bir parti ayrımı gözetmeksizin…
İçlerinde AK Partili de var CHP’li de, MHP’li de var İYİ Partili de…
Tek bir ortak kaygı var o da Kırşehir !
Özellikle ilk çalıştayda Kırşehir’in öncelikli sorunları ve bunlara yönelik çözüm önerileri ile ilgili aldıkları kararları açıklandı.
Açıklanan kararlara kayıtsız kalamayan Kırşehir Belediye Başkanı Selahattin Ekicioğlu 2. Çalıştaya katılma kararı aldı.
Davet edilen ancak Çalıştaya katılmayan Kırşehir Milletvekili Mustafa Kendirli ise , ‘’TSO CHP’nin arka bahçesi oldu’’ diyerek kendince bir bahane ortaya koydu.
Ancak TSO’nun yönetim kuruluna bakıldığında AK Parti ve MHP’lilerin ağırlıkta…
Neyse…
Çalıştayın 3. Toplantısı geçtimiz günlerde gerçekleştirildi.Toplantıda , 1. Çalıştayda alınan kararlar ile ilgili gündemler değerlendirildi.
En dikkat çekici kısım ise Yeni hastanenin yeri ve hükümet konağı ile ilgili kısımlar.
Bu kısımları dikkat çekici kılan şey ise 1. Çalıştayda STK’ların ortaya koyduğu görüş ve önerilerin TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu ve TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken aracılığı ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a iletilmesi.
Malum, yeni hastanenin yeri ile ilgili Kırşehir Kamuoyunun tepkisine rağmen alınan karar ; Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi’nin hemen arkasında bulunan uzak bir noktaya yapılmasıydı ancak STK’lar bu karara karşı çıktı ve ;
‘’Yapılması planlanan yeni Hastane binası için Sivil toplum Kuruluşları ile istişare edilmemesi ve mevcut hastane binasının 350 yataklı iken yapılması planlanan yeni hastane binasının 400 yataklı olması İlimiz için yeterli değil midir şeklinde akıllarda soru işareti bırakıyor. Mevcut hastane binamıza ulaşımın kolay yapılması açısından yaptırılan üst geçit milli servet olup, mevcut hastane binasının atıl konuma düşmesine de neden olacaktır ve bu konuda planlama var ise kamuoyu ile paylaşılması önem arz etmektedir.’’ şeklinde görüş bildirdi.
Kırşehir Milletvekili Mustafa Kendirli ise ‘’Kayseri mi daha yakın yoksa burası mı ?’’ diyerek uzaklık konusunda kıyaslamada bulundu.
STK çalıştayında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a iletilen bir diğer konu ise inşası yarım kalan ve ödenek yetersizliği gerekçe gösterilerek gençlik ve spor müdürlüğüne yurt hizmeti verilmesi amacıyla devredilen hükümet konağı oldu.
2. Gündem maddesinde alınan kararda ;
‘’Hükümet binamızın atıl vaziyette olması Ahilik geleneğimizin temel taşını oluşturan şehrimizin birliktelik ruhuna yaraşır nitelikte değildir. Valiliğe bağlı olarak faaliyet gösteren Müdürlüklerin önceden olduğu gibi tek çatı altında toplanması vatandaşların iş ve işlemlerini daha hızlı yürütebilmesi bürokrasinin de yükünü azaltacak olması ve bu konuda ki çalışmaların hızlandırılması.’’ denildi.
Böylece belki de Kırşehir tarihinde ilk kez Kırşehir ile ilgili acil olarak atılması gereken adımlarla ilgili siyasiler değil partili ayrımı yapılmaksızın bir araya gelen bir STK çalıştayı Cumhurbaşkanına görüş bildirdi ve talepte bulundu.
Peki Kırşehir’de iktidarı temsil eden en yüksek talep merci neresi ?
Tabi ki Kırşehir Milletvekili Mustafa Kendirli…
Sayın Kendirli Kırşehir kamuoyundan o kadar uzak ve kopuk ki !
Alınan kararlarda ne kamuoyunu dinliyor ne de bu konuların tartışıldığı toplantılara katılıp açıklama gereği duyuyor.
Sadece yeni hastane ya da hükümet konağı mı ?
Acil olarak müdahale edilmesi ve bir an önce yapılması ve tamamlanması gereken o kadar proje var ki ;
Hızlı tren hattı, çevre yolu projesi, Tuzköy havalimanı yolu projesi , atıl bırakılan tabiat parkının halka açılması, Kırşehir’in yatırım teşviklerinden daha çok pay alması ve organize sanayi bölgesinin genişletilmesi , üreticiye IPARD desteği sağlanması, yeni üretim sahaları oluşturulması ve daha çok sayıda ihtiyaç var.
STK Çalıştayında da tam olarak bu talepler ile ilgili kararlar alınıyor ve görüş bildiriliyor. Neyse ki ; Cumhurbaşkanlığı ile STK kanalları hala açık ve ildeki iktidar temsilcilerine rağmen yukarıya sesimizi duyurabiliyoruz.
Umuyorum Cumhurbaşkanlığı da Kırşehir’den sunulan raporlara değil kamuoyunun sesine kulak verir.