Yeni sürecin Türkiye'ye getireceği yük
Yeni sürecin Türkiye'ye getireceği yük
Terör örgütü ele başı Abdullah Öcalan, PKK'ya ''örgütü feshedin'' çağrısı yaptı ancak bu çağrının PKK ya da Suriye'deki kolu olan PYD'de bir karşılığı olacak mı ? Tabiki hayır !
Terör örgütü ele başı Abdullah Öcalan, PKK'ya ''örgütü feshedin'' çağrısı yaptı ancak bu çağrının PKK ya da Suriye'deki kolu olan PYD'de bir karşılığı olacak mı ? Tabiki hayır !
Kuzey Irak'ta bulunan PKK'nın Türkiye'nin müdahalesiyle birlikte bu bölgede rahat harekete edemediği bir gerçek.
Ancak terör örgütü PYD/YPG, Suriye'de ABD'nin himayesinde devletleşme yolunda...
PYD/YPG, Suriye'de önemli kazanımlar elde etmiş ve gücünü oldukça artırmış durumda.
Abdullah Öcalan'ın PKK'ya yaptığı ''kendini feshet'' çağrısı Kandil'de ne kadar karşılık bulur bilinmez ancak Suriye'de PYD'nin bu çağrıyı dikkate almayacağı da bir gerçek.
Terör örgütü PYD'nin başında bulunan yöneticilerinin yaptığı açıklamalar da bunu doğrular nitelikte.
Yani PKK'dan daha çok PYD'ye odaklanmak ve bu terör örgütünü hedef almak, bölgede BOP projesi kapsamında İsrail'e boşluk yaratmaya çalışan ABD'nin manevralarını da zor duruma düşürecek bir hamle olacaktır.
Öcalan'ın açıklamalarından ziyade, bu sürecin Türkiye Cumhuriyeti'ne olan yükünün merakı içerisindeyiz.
Nelerden taviz verileceği ve ne tür düzenlemelere gidileceği konusunda bir bekleyiş hakim.
Farz edelim PKK çıktı ve kendisini feshtettiğini açıkladı.
Zaten neredeyse işlerliğini yitirmiş ve Kandil'de sıkışmış bir terör örgütünün feshedilmesi, buradaki örgüt üyelerinin Suriye'ye nakledilmesiyle terör örgütü adına daha kârlı görünen bir hamle olacaktır.
Zira BOP projesinin Kuzey Irak'taki taşeronu PKK'dan çok Barzani yönetimidir.
Irak'ın hali hazırda bölünmüş olması ve kuzeyinde otonom bir bölge oluşturulması zaten buradaki PKK varlığını da gereksiz kılmaktadır.
O halde Türkiye'nin asıl hedefi Suriye ve PYD olmalıdır.
PYD'nin de Suriye'de otonom bir hüviyet kazanmasının ardından BOP projesinin sonraki hedefi Türkiye olacaktır.
Peki gelecekte Türkiye'yi bekleyen tehlike ne ?
Türkiye'de topluma ve tabana yayılmış şekilde etnik ayrımcılık ve çatışma durumu olmadığı gibi küresel güçlerin ilk etapta Türkiye'de mezhepsel bir çatışma ortamı yaratma hedefi olduğu açıktır.
Özellikle son dönemde ortaya çıkan ve toplumun önemli bir kesimini kendince kâfir ilan eden Selefi akımlar bu anlamda çatışmanın kıvılcımı olabilir.
Bu çatışma ortamını ortaya çıkaracak bir diğer taraf ise İran'ın desteklediği Şii gruplar oalcaktır.
Bu nedenle özellikle Suriye, İran ve Afganistan üzerinden ülkeye giriş yapanlar ile ilgili ciddi bir araştırma ve çalışma yapılması elzemdir.
Birbiri ile düşman olan Selefi ve Şii grupların özellikle büyükşehirlerde yerleşimlerini ve birbirlerine olan yakınlıklarını kayıt altına alarak takip etmek gerekiyor.
Küresel güçlerin mezhepsel zeminde ortaya çıkarmayı planladığı çatışma ortamını etnik zemine çekmeyi amaçlayacağı ve bir anda PKK'yı devreye sokacağı da bir gerçektir.
Bu durumda PKK'nın sözde feshi sadece Türkiye'yi oyalama ve Türkiye'ye bazı taleplerini kabul ettirerek oplumun belli bir kesiminde kazanım elde etmiş görünümü vermeye yönelik girişimdir.
O nedenle başlatılmak istenen yeni süreç, anlamsız ve Türkiye'ye faydadan çok yük getirecek bir adımdır.
Ömer Duran
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.