Türkiye Türklerindir !

GÜNDEM 17.04.2022 - 07:19, Güncelleme: 05.05.2023 - 17:12
 

Türkiye Türklerindir !

Mülteciler konusunun çok hassas bir mesele olduğu gerçek…O nedenle hem yazarken hem de paylaşım yaparken çok dikkat etmemiz gerekiyor.   Ancak Suriye iç savaşı ile birlikte başlayan ve son 10 yıllık süreç içerisinde Türkiye için en önemli sorunlardan birisi haline gelen ‘’sığınmacılar’’ ilerleyen süreçte de baş ağrıtacağa benziyor.   *** Türk Milleti, kendisine sığınanlara her zaman kucak açmış ve onları en iyi şekilde ağırlamıştır.   Belki de bu konuda başka bir ülke ya da millet yoktur ki işini, aşını, ekmeğini, yerini, yurdunu bölüşebilen…   Tabi en başından beri bu meseleye hep ‘’misafirlik’’ gözüyle baktık ve iyi birer misafirperver olmaya çalıştık.   Çok büyük sabır ve sebat gösterdik.   Biz onları iyi bir şekilde misafir etmeye çalışırken onların topraklarında savaşarak birçok şehit verdik.   Tabi ki burada önceliğimiz kendi güvenliğimiz sonra ise Suriye’nin toprak bütünlüğü oldu.   Ama işler öyle bir noktaya geldi ki…   Misafir olarak kabul ettiğimiz ve ülkelerindeki savaş bittiği takdirde ülkelerine dönmelerini beklediğimiz insanlar, Türkiye’ye yerleşmeye ve vatandaş olmaya başladı.   Sosyal medyada çok sayıda bilgi kirliliği olduğunu kabul ediyorum ama mültecilerle ilgili çok sayıda asayiş olayının meydana geldiği de bir gerçek…   Herkes Suriyeliler ülkelerine ne zaman döner diye beklerken, Esad yönetimi, Suriyelilerin evlerine dönmesi için ‘’af’’ bile çıkardı.   Suriye’de savaşın sona erdiğine dair çok sayıda görüntü ve bilgi de geliyor ancak ‘’sığınmacı’’ yani geçici olarak ülkeye alınan Suriyeliler, bir türlü ülkelerine dönmüyor.   Tüm bunlar olurken bu kez de İran sınırında, Ankara-Niğde otoyolundan görüntüler gelmeye başladı.   Bu kez Afganistan’dan, sırtında çanta ile sadece genç erkeklerin bulunduğu grupların, ülkeye girişini izledik.   Gelenler peştun kökenli ve birçoğunun, Amerika tarafından militan olarak kullanıldığı düşünülen kişilerdi.   Sonra onları Pakistan’dan gelenler izlemeye başladı.   Sonrası ise malum…   Sosyal medyada, kadınları taciz eden göçmenlerin olduğu çok sayıda görüntüler bir tarafta !   Sistem arızası var diye göç idaresini taşlayan Suriyeliler bir tarafta !   Yolu kapatıp gelene geçene laf atan tehdit eden Suriyeli öbür yanda !   Yani giderek Türk Milleti’nin sabrının sınanmaya çalışıldığının fakında mısınız ?   *** Olayın insaniyet yanı bir tarafa …   Hepimiz bir şekilde zor durumdaki sığınmacılara yardım ediyoruz.   Devlet zaten elinden geleni yapmaya çalışıyor ama olayın toplumsal ve güvenlik boyutu bambaşka bir hal almış durumda.   Ümit Özdağ bir televizyon programında eline haritayı alarak; bir tarafta HDP’nin en çok oy aldığı yerleri gösterirken diğer tarafta Suriyelilerin yoğun olarak yaşadığı Hatay, Gaziantep, Şanlıurfa ve Adana gibi illeri işaret ediyordu.   Nitekim HDP’nin oy aldığı iller ile Suriyelilerin yoğun olarak yaşadığı yerler birbirine sınır teşkil ediyor ve Türkiye’nin güneyinin büyük bir kısmını oluşturuyor.   Özdağ üzerine basa basa, ‘’ Suriyeliler bombalandıkları için gelmediler, gelmeleri için bombalandılar !’’ diyor.   Tabi bu tespit durumsal farkındalığın en önemli örneklerinden birisini teşkil edecek cinsten.   Nitekim, Türkiye’nin Güney-Doğu bölgesinin hangi ABD projesini ilgilendirdiğini hepimiz neredeyse biliyoruz.   Hani o büyük İsrail’in kurulmak istendiği Büyük Orta Doğu Projesi…   Tabi ki Türkiye bir Arap ülkesi değil, Türkler de Arap değil…   Bu yüzden bölgede onların istediği bir değişim için Türkiye, mevcut haliyle önemli bir engel teşkil ediyor.Benzer durum İran için de geçerli…   İstediklerini başarabilmeleri için özellikle metropollerdeki demografik yapıda önemli değişimlere gidilmesi gerekiyor.   Nitekim yapılıyor da…   Büyük şehirlerde sığınmacıların bir arada yaşadığı yeni gettolar oluşuyor.   Bu tür oluşumlar, öncelikli olarak illegal işlerin daha sonra ise çeşitli başkaldırı hareketlerinin merkezi haline gelir.   Bunu ben demiyorum !   İç savaş ve isyan hareketlerini inceleyen bununla ilgili binlerce akademik çalışma yapan Amerikalı bilim adamları söylüyor.   Bakın daha önce AK Parti'nin Suriyeliler politikasına karşı çıktığını söyleyen eski AK Partili Milletvekili Prof. Dr. Pelin Gündeş ne diyor :    2011’de Akparti’nin Suriyeliler politikasına karşı çıktığımı, bu politikanın yanlış olduğunu ve sığınmacıların milyonları bulacağını Kızılcahamam kampında Sn Cumhurbaşkanı, parti yöneticileri ve 1000’i aşkın Milletvekili ve teşkilat mensubu önünde söyledim.   Aynı Pelin Gündeş bir diğer paylaşımında ise Kuzey Irak'ta Şehit verdiğimiz Piyade Teğmen Kaan Kanlıkuyu'nun resmini paylaşarak , ''Soldaki aslan gibi evlatlarımızı toprağa verip yerine sağdakileri vatandaş yaptık!'' diyerek AK Parti'nin Suriyelileri vatandaş yapma politikasını da eleştiriyor.   Yani bu konuda en başından beri kendi partilileri ve milletvekilleri de AK Parti'yi uyarmış ancak her nedense bu durum görmezden gelinmiş.   Yine söylüyorum ; bu mesele insani olmanın ötesinde, toplumsal bir sorun olarak yaşamaya başladığımız ve sonrasında güvenlik tehdidi ve beka meselesi haline gelecek bir mesele…   Türkiye'nin bir an önce mülteciler meselesi ile ilgili kararlı bir ''geri dönüş'' politikasını yürürlüğe koyması gerekiyor.   Bu politika bağımsız olan ülkemizin ve çocuklarımızın geleceği için büyük önem taşıyor.   Son olarak Mustafa Kemal Atatürk’ün o veciz sözleriyle ; Türkiye Türklerindir !   Ömer Duran

Mülteciler konusunun çok hassas bir mesele olduğu gerçek…O nedenle hem yazarken hem de paylaşım yaparken çok dikkat etmemiz gerekiyor.

 

Ancak Suriye iç savaşı ile birlikte başlayan ve son 10 yıllık süreç içerisinde Türkiye için en önemli sorunlardan birisi haline gelen ‘’sığınmacılar’’ ilerleyen süreçte de baş ağrıtacağa benziyor.

 

***

Türk Milleti, kendisine sığınanlara her zaman kucak açmış ve onları en iyi şekilde ağırlamıştır.

 

Belki de bu konuda başka bir ülke ya da millet yoktur ki işini, aşını, ekmeğini, yerini, yurdunu bölüşebilen…

 

Tabi en başından beri bu meseleye hep ‘’misafirlik’’ gözüyle baktık ve iyi birer misafirperver olmaya çalıştık.

 

Çok büyük sabır ve sebat gösterdik.

 

Biz onları iyi bir şekilde misafir etmeye çalışırken onların topraklarında savaşarak birçok şehit verdik.

 

Tabi ki burada önceliğimiz kendi güvenliğimiz sonra ise Suriye’nin toprak bütünlüğü oldu.

 

Ama işler öyle bir noktaya geldi ki…

 

Misafir olarak kabul ettiğimiz ve ülkelerindeki savaş bittiği takdirde ülkelerine dönmelerini beklediğimiz insanlar, Türkiye’ye yerleşmeye ve vatandaş olmaya başladı.

 

Sosyal medyada çok sayıda bilgi kirliliği olduğunu kabul ediyorum ama mültecilerle ilgili çok sayıda asayiş olayının meydana geldiği de bir gerçek…

 

Herkes Suriyeliler ülkelerine ne zaman döner diye beklerken, Esad yönetimi, Suriyelilerin evlerine dönmesi için ‘’af’’ bile çıkardı.

 

Suriye’de savaşın sona erdiğine dair çok sayıda görüntü ve bilgi de geliyor ancak ‘’sığınmacı’’ yani geçici olarak ülkeye alınan Suriyeliler, bir türlü ülkelerine dönmüyor.

 

Tüm bunlar olurken bu kez de İran sınırında, Ankara-Niğde otoyolundan görüntüler gelmeye başladı.

 

Bu kez Afganistan’dan, sırtında çanta ile sadece genç erkeklerin bulunduğu grupların, ülkeye girişini izledik.

 

Gelenler peştun kökenli ve birçoğunun, Amerika tarafından militan olarak kullanıldığı düşünülen kişilerdi.

 

Sonra onları Pakistan’dan gelenler izlemeye başladı.

 

Sonrası ise malum…

 

Sosyal medyada, kadınları taciz eden göçmenlerin olduğu çok sayıda görüntüler bir tarafta !

 

Sistem arızası var diye göç idaresini taşlayan Suriyeliler bir tarafta !

 

Yolu kapatıp gelene geçene laf atan tehdit eden Suriyeli öbür yanda !

 

Yani giderek Türk Milleti’nin sabrının sınanmaya çalışıldığının fakında mısınız ?

 

***

Olayın insaniyet yanı bir tarafa …

 

Hepimiz bir şekilde zor durumdaki sığınmacılara yardım ediyoruz.

 

Devlet zaten elinden geleni yapmaya çalışıyor ama olayın toplumsal ve güvenlik boyutu bambaşka bir hal almış durumda.

 

Ümit Özdağ bir televizyon programında eline haritayı alarak; bir tarafta HDP’nin en çok oy aldığı yerleri gösterirken diğer tarafta Suriyelilerin yoğun olarak yaşadığı Hatay, Gaziantep, Şanlıurfa ve Adana gibi illeri işaret ediyordu.

 

Nitekim HDP’nin oy aldığı iller ile Suriyelilerin yoğun olarak yaşadığı yerler birbirine sınır teşkil ediyor ve Türkiye’nin güneyinin büyük bir kısmını oluşturuyor.

 

Özdağ üzerine basa basa, ‘’ Suriyeliler bombalandıkları için gelmediler, gelmeleri için bombalandılar !’’ diyor.

 

Tabi bu tespit durumsal farkındalığın en önemli örneklerinden birisini teşkil edecek cinsten.

 

Nitekim, Türkiye’nin Güney-Doğu bölgesinin hangi ABD projesini ilgilendirdiğini hepimiz neredeyse biliyoruz.

 

Hani o büyük İsrail’in kurulmak istendiği Büyük Orta Doğu Projesi…

 

Tabi ki Türkiye bir Arap ülkesi değil, Türkler de Arap değil…

 

Bu yüzden bölgede onların istediği bir değişim için Türkiye, mevcut haliyle önemli bir engel teşkil ediyor.Benzer durum İran için de geçerli…

 

İstediklerini başarabilmeleri için özellikle metropollerdeki demografik yapıda önemli değişimlere gidilmesi gerekiyor.

 

Nitekim yapılıyor da…

 

Büyük şehirlerde sığınmacıların bir arada yaşadığı yeni gettolar oluşuyor.

 

Bu tür oluşumlar, öncelikli olarak illegal işlerin daha sonra ise çeşitli başkaldırı hareketlerinin merkezi haline gelir.

 

Bunu ben demiyorum !

 

İç savaş ve isyan hareketlerini inceleyen bununla ilgili binlerce akademik çalışma yapan Amerikalı bilim adamları söylüyor.

 

Bakın daha önce AK Parti'nin Suriyeliler politikasına karşı çıktığını söyleyen eski AK Partili Milletvekili Prof. Dr. Pelin Gündeş ne diyor : 

 

2011’de Akparti’nin Suriyeliler politikasına karşı çıktığımı, bu politikanın yanlış olduğunu ve sığınmacıların milyonları bulacağını Kızılcahamam kampında Sn Cumhurbaşkanı, parti yöneticileri ve 1000’i aşkın Milletvekili ve teşkilat mensubu önünde söyledim.

 

Aynı Pelin Gündeş bir diğer paylaşımında ise Kuzey Irak'ta Şehit verdiğimiz Piyade Teğmen Kaan Kanlıkuyu'nun resmini paylaşarak , ''Soldaki aslan gibi evlatlarımızı toprağa verip yerine sağdakileri vatandaş yaptık!'' diyerek AK Parti'nin Suriyelileri vatandaş yapma politikasını da eleştiriyor.

 

Yani bu konuda en başından beri kendi partilileri ve milletvekilleri de AK Parti'yi uyarmış ancak her nedense bu durum görmezden gelinmiş.

 

Yine söylüyorum ; bu mesele insani olmanın ötesinde, toplumsal bir sorun olarak yaşamaya başladığımız ve sonrasında güvenlik tehdidi ve beka meselesi haline gelecek bir mesele…

 

Türkiye'nin bir an önce mülteciler meselesi ile ilgili kararlı bir ''geri dönüş'' politikasını yürürlüğe koyması gerekiyor.

 

Bu politika bağımsız olan ülkemizin ve çocuklarımızın geleceği için büyük önem taşıyor.

 

Son olarak Mustafa Kemal Atatürk’ün o veciz sözleriyle ; Türkiye Türklerindir !

 

Ömer Duran

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve kirsehirhaberturk.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.