Şemsi Yastıman Ölüm Yıldönümünde Kırşehir'de Anıldı

Türk Halk Müziği'ne kaynak kişi ve derleyici kimliği ile bilinen ve 1994 yılında aramızdan ayrılan Şemsi Yastıman eşinin isteğiyle Çanakkale'de defnedilmişti.Türkülerinde Kırşehir'e olan özlemini dile getiren Şemsi Yastıman'ın cenazesinin Kırşehir'e nakledilmesi için harekete geçilmişti.Belediye Başkanı Selahattin Ekicioğlu'nun ikna ettiği ailesinin de izniyle Şemsi Yastıman'ın cenazesi 2021 yılında İmaret Camisi avlusunda Süleyman Türkmani'nin yanına defnedildi. Vefatının 30. yıldönümünde Şemsi Yastıman kabri başında dualarla anıldı.Belediye Başkanı Selahattin Ekicioğlu yaptığı paylaşımda, '' Başkan Yardımcılarımız, Belediye Meclis Üyelerimiz ve Şemsi Yastıman’ın gönül dostları ile birlikte büyük halk sanatçısı hemşehrimiz Şemsi Yastıman’ın Kabrini ziyaret ederek dua okuduk. Aramızdan ayrılışının 30. yılında Şemsi Yastıman’a Allah’tan rahmet diliyorum'' ifadelerini kullandı. Şemsi Yastıman için Kentpark'ta anma etkinliği düzenlendi.Anfi kısmında düzenlenen anma töreninde  Şemsi Yastıman ile ilgili video gösterimi, Kırşehir Kent Konseyi Başkanı Tahsin Üçgül’ün konuşması, şair İbrahim Düğer’in şiir okuması ve arkadaşı Emin Yenice’nin Şemsi Yastıman ile ilgili anısını anlatması programa anlam kattı.  Belediye Başkanı Selahattin Ekicioğlu, Anma Programında yaptığı konuşmasında şunları ifade etti: “Bu akşamki anma programımızda Şemsi Yastıman’ın değerli arkadaşı Emin Yenice de var. Kırşehir Kent Konseyi Başkanımız Tahsin Üçgül, değerli şairimiz İbrahim Düğer bizlerle birlikte. Kırşehirlilerle birlikte bizim değerlerimiz olan ozanlarımız, şairlerimiz, edebiyatçılarımız; hepsi ile birlikte bugün burada Şemsi Yastıman’ı anıyoruz. 30 yıl olmuş aramızdan ayrılalı ve bugün İmaret Camii’ndeki Kabir ziyaretine Emin ağabey rahatsızlığından dolayı gelemedi. Keşke Şemsi Yastıman, Civeleğinden tut da Emin Yenice’sine kadar hep birlikte olsak da bir geriye sardırsak bu muhabbetleri ve bu Kırşehir kültürünü gelecek kuşaklara aktarsak. Maalesef o zamanın koşulları buna elvermedi ve onların kulaktan kulağa gelen muhabbetleri, örneğin Hacı Baş’ı da andık o da onun ustasıydı o da Hacı Baş’la saz çalardı. Bunların muhabbetleri bunların kültürü bu kuşaklara aktarsak gerçekten özellikle tarih ve kültür şehri olan şehrimize o kadar kalıcı eserler bıraktılar ki biz de bunları hep birlikte gelecek kuşaklara taşısaydık daha iyi olurdu. Ama kulaktan kulağa da bunları hep birlikte taşıyoruz.  Bugün burada gerçekten Kent Park şehrimizin önemli bir nefes alma noktalarından birisi ve burada da özellikle müzik şehri olduğumuzdan dolayı müzikle ilgi bir Müzik Duraklarımız var. Bu Duraklar da şehrin sembollerinden; kent mobilyalarından birisi. Şu an burada Sazın önünde Şemsi Ağabeye yakışır bir şekilde onu yad edeceğiz, anacağız. Şemsi Yastıman, eşinden dolayı Lapseki’deki Atatepe Köyüne defnedilmişti. Çocukları babalarının Kırşehir hasretiyle yanıp tutuştuğunu biliyordu. Şunu söylemişti bir şiirinde “Azcık bağ bellesek, azcık dinlensek, çayıra bir pala sermek istiyorum.” dediğinde tabi bunun neresi olduğunu “Üçgöz” olduğunu herkes biliyor. Terme’nin altları, hep onların muhabbet yerleriydi. Kırşehir’e önemli bir katkı sunan Şemsi Yastıman sadece kendiliğinden doğan bir kültür değildi. Anadolu Abdal Geleneğinin etkilerinden birisiydi. Anadolu Abdal Geleneğinin temsilcilerinden birisiydi Şemsi Yastıman da. Şemsi ağabey belki o gelenekten gelmiyordu ama bu şehir, Horasan’dan kalkıp gelenleri bağrına basmış ve hep birlikte bu kültürle yoğrulmuş, bu kültürden etkilenmiş şehirdi. Burası ve hoşgörünün merkeziydi. Bu hoşgörünün merkezinde herkes birbirleri ile iletişim kurmuştur, paylaşmayı öğrenmişler, dostluğu öğrenmişler, müziği; saz çalmayı ve sohbet etmeyi öğrenmişler ve kardeşliği öğrenmişler; barışı öğretmişler ve bizlere bırakmışlardır. Çünkü Anadolu coğrafyasında Kırşehir gerçekten farklı bir kent. Çünkü, hoşgörüyle yoğrulmuş hoşgörüyle büyümüş bir topluluğun insanlarıydı. Bir gün İbrahim ağabeye çok takılmıştım yani dedemin sözüydü bu güzel uşağı dediğinde evleri yıkılırken oradan Balamırından, evin balamırından (tabii gençler bunun ne olduğunu kendileri araştırsınlar) Zurna çıktığını bahsederdi, amcasına takılırdı. Anadolu coğrafyasının her köyünden tutun da her mahallesine, her sokağına kadar bir müzik kültürü, bir edebiyat kültürü var. Belki Anadolu’nun çok şehirlerinde bu yok.  Türkiye’de çok az yerde şairler ozanlar derneği yok ama Kırşehir’de var. İşte biz de toplumun her bireyinin; çiftçisinden tutun da edebiyatçısına kadar, öğretmenine kadar, mühendisine kadar, esnafına kadar herkes bu kültürü taşıyor ve elinden geldiğince şiir yazıyor, saz çalıyor. Bu konuda da Kırşehir’e önemli katkılar sunuyor.  Şemsi ağabey memleket hasretiyle öldü ama sağ olsunlar ailesi de izin verdi, Kırşehir’e tekrar mezarını naklettik. Bize de burada tarihte böyle bir ozanın, böyle bir edebiyatçının, böyle bir Kırşehir aşığının buraya taşınmasını gerçekleştirmek nasip oldu. Biz de çocuklarımıza bu kültüre sahip çıktığımızın bir belgesi olarak, gelecek kuşaklara hep birlikte aktaracağız. Bundan dolayı da buraya gelerek Anma Programına katılan özellikle Kırşehirli hemşerilerimize, özellikle Kent Konseyimize, değerli Emin Ağabeyimize, Şemsi Yastıman’ın çok değerli sohbet arkadaşlarına teşekkür ediyorum.” Kırşehir Belediyesi Müzik Topluluğu’nun Şemsi Yastıman’ın eserlerini seslendirmesinin ardından program sona erdi.