Kadın Akademisinin Dördüncüsü de Başarıyla Tamamlandı
Kadın Akademisinin Dördüncüsü de Başarıyla Tamamlandı
Fatma Bacı Kadın Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Nur Çetin'in öncülüğünde gerçekleştirilen Kadın Akademisinin 4.sü de başarıyla gerçekleştirildi.
Fatma Bacı Kadın Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Nur Çetin'in öncülüğünde gerçekleştirilen Kadın Akademisinin 4.sü de başarıyla gerçekleştirildi.
Fatma Bacı Kadın Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından geleneksel hale getirilmiş olan ve bu yıl dördüncüsü yüz yüze olarak gerçekleştirilen Kadın Akademisi programı Kasım 2022 - Ocak 2023 tarihleri arasında eğitimini gerçekleştirildi. Uzun soluklu bir program olan 4. Kadın Akademisinde kadın ve aile konusunda birbirinden farklı 9 konu ve alanında uzman, öğretim üyesi 8 akademisyen tarafından sunulan eğitimler başarı ile tamamlandı.
'' Bir toplumda en az erkekler kadar kadınlar da eğitilmelidir. Kadınları eğitmeyen ülkeler geri kalmışlardır. Kalkınmanın temelinde kadın eğitimi yatmakladır. Kadınları eğitenler nesilleri eğitmiş demektir. Çünkü nesilleri eğitenler kadınlardır” anlayışıyla yola çıkan 4. Kadın Akademisi, kadınların beşeri sermayesine doğrudan katkı sağlayarak kişisel gelişim yoluyla aile kurumunun güçlendirilmesi temel amacı ile harekete geçtiğini belirtiyor.
Kurum'dan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi :
''Hem eğitimlerin planlanması hem de gerçekleştirilmesinde, sürecin her aşamasında katkı ve katılımları ile verimli ve etkili bir eğitim süreci geliştirilmesini sağlayan başta Sayın Rektörümüz Prof. Dr. Vatan Karakaya olmak üzere eğitimcilerimiz:
Sayın Prof. Dr. Nur Çetin’e
Sayın Prof. Dr. Refik Balay’a
Sayın Prof. Dr. Ertuğrul Yaman’a
Sayın Doç. Dr. Vesile Şimşek’e
Sayın Doç. Dr. Sultan Selen Kul’ya
Sayın Dr. Öğr. Üyesi Ayşegül Turan’a
Sayın Dr. Öğr. Üyesi Suzan Yıldırım’a
ve değerli konuğumuz Kırşehir Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Sayın Abdullah Kömürcoğlu’na teşekkürü borç biliriz.
Ayrıca sürecin farklı aşamalarında değerli katkılarından dolayı;
Sayın Jandarma Astsubay Ayşe Yumak ve Kırşehir İl Jandarma ekibine, Asayiş Şube Müdürlüğü’nden Emniyet Komiseri Pınar Kayave Kırşehir İl Emniyet ekibine teşekkür ederiz.
Kadın Akademisi olarak, programa dokuz hafta boyunca düzenli katılan ve Kadın Akademisi’nin varlığına değer katan katılımcılarımıza da teşekkür eder, donanımları ile Türkiye’de kadının ve ailenin güçlenmesine katkı sağlama yolunda başarılar dileriz.
Süreç sonunda yapılan değerlendirme sınavında, ödevlerine yazdıkları duygu dolu ve motive edici ifadeleri ile yapılan işin değerli olduğunu bir kez daha bizlere hissettiren kıymetli katılımcılarımızın güzel düşüncelerini paylaşmak bizlere onur verecektir. Kırşehir’de yüz yüze olarak düzenlenen eğitime katılım sağlayan değerli Kadın Akademisi katılımcılarımızın eğitimlere ilişkin birbirinden güzel mesajlarından Bazıları şunlardır:
Filiz Alparslan: “Kadına, batıda, Avrupa’da ve diğer dinlerde hiç değer verilmediğini, İslam dinin kadına gerçek değeri verdiğini öğrendik. Doğru bildiğimiz bazı şeylerin yanlış olduğunu öğrendik. Sağlık hakkında, çocuk eğitimi, evlilik, Ahilik gibi konularda bilgilendirildik. Türk tarihinde kadınların birçok hakka sahip olduklarını ve devlet kademelerinde söz sahibi olduklarını öğrendim. Günümüzde de devletin kadınlara sağladığı pozitif ayrıcalık sayesinde başta çalışma hayatı olmak üzere eğitim, sağlık gibi alanlarda kadının günden güne söz sahibi olduğunu ve kadınlara belirli imkanlar sunulduğunda kadınların sosyal hayatta da var olabileceğini gördük. Kadınlara ilişkin öğrendiğimiz veriler ışığında biz kadınların önündeki engelleri aşarak ve çalışarak birçok işi yapmaya muktedir olduğumuzun farkına vardık. Son zamanlarda artan kadına yönelik şiddete karşı İçişleri bakanlığımızın KADES isimli bir uygulamasının var olduğunu öğrendik ve bu uygulamayı kullanmaya başladık. Aile değerleri ve aile içi iletişim konularında bilgiler aldık. Aile içerisinde çocuğun yetiştirilmesinde annenin çok büyük rolünün olduğunu ve kadının eğitilmesinin bütün bir toplumun eğitilmesi anlamına geldiğinin farkına vardık”.
Sümeyye Yağmur: “Kadın Akademisi bana birçok farklı bilgiye kolay bir şekilde ulaşmama ve farklı açıdan bakmama vesile oldu. Kadın olarak çok değerli olduğumun ve birçok haklarımın olduğunu fark ettim. Özellikle İslam’ın biz kadınlara nasıl değer verdiğini toplumda birilerinin kadınlara anlatması gerektiğini düşünürdüm. Kadın akademisinin bu konuda çok büyük bir iş yaptığını düşünüyorum. Çünkü toplumumuzda İslam’ın kadına verdiği değer bilinmiyor. Geçmişten gelen kültürel alışkanlık ve davranışların din ile karıştırıldığını düşünüyorum. Bu durum ise kadınların farklı yollarla kendilerini savunmaya ve toplumda seslerini çıkarmaya sebep oluyor. Bunun yerine İslam’ı ve Peygamber sünnetini toplumumuza tanıtıp, yaşam tarzı haline getirebilirsek bu sorunların ortadan kalkabileceğini düşünüyorum. Kadın Akademisi de bu konuda birçok kişiyi bilinçlendireceğini düşünüyorum. Bunun yanı sıra aile olabilme bilincini artırmamız da ilgimi çeken konular arasındaydı. Nasıl aile olunur? Sormamız gereken önemli sorulardan birisi olduğunu düşünüyorum. Çünkü toplumumuzun düşünce yapısında evlilik yaşı gibi bir mantık var ve o yaş geldiğinde evlilik dayatılması yapılıyor. Gençler evliliğe hazır mı? Aile kurabilirler mi? Bu yeterliliğe sahipler mi? Gibi bir düşünme yapısı yok, yaşı geldiğinde evlenmeli, o yaş neye göre belirleniyor bilmiyorum. Değinmek istediğim aile bilinci oluşan kişiler evlenmeli ve bu tarz eğitimlerle gençlerin bilinçlenmesi çok önemli ve çok güzel düşünülmüş bir uygulama diye düşünüyorum. Bununla birlikte çocuk eğitimine değinmeniz de çok güzeldi. Eş olmanın yanı sıra anne-baba olabilmek çok önemli. Yine toplumumuzda çocuğun sahibiymiş gibi bir algı var. Oysaki çocuklar Allah’ın bir emanetidir. Ve Kadın Akademisinin buna da değinmesi ve kadınları bilgilendirmesi çok güzeldi. Daha çok kesime ulaşmanız duasıyla”.
Hediye Aksoy: “Eğitimli kadın; güçlü toplum, mutlu yarınlar demektir. İslam, kadının bir insan olarak değerli olduğunu ortaya koyan yeni bir dünya anlayışını inşa etmeye başlamıştır. Bu anlayışın bir yansıması da eğitim alanında görülmektedir. Resulullah (S.A.V.) döneminde kadın, toplumun her alanında kendine yer bulduğu gibi eğitim ve öğretim sahasında da yer almıştır. Eğitim ve öğretimden istifade etmek adına kadın ve erkek ayrımı gözetilmemiştir. Resulullah (S.A.V.) kadınların eğitimi için özel alanlar tahsis ettiği gibi onların eğitimi için özel günlerde zaman ayırmıştır. Hz. Peygamberimiz (S.A.V.) eğitimli kadınları çeşitli yerlerde görevlendirmiş ve onlara sosyal roller vermiştir”.
Rabia Erik: “Fatma Bacı Kadın Çalışmaları ve Uygulama ve Araştırma Merkezinin hazırlamış olduğu kadın akademisi eğitim programı benim dönüm noktamdır. Değerli hocalarımdan öğrendiklerim çok kıymetli bilgilerdir. Örneğin Kırşehir’de yaşıyorum, Ahi Evran’ın eşi Fatma bacıyı ilk kez duydum. Şehrimizde bulunan her çeşmenin aslında nasıl bir maneviyat barındırdığını bile ilk kez bu eğitimde öğrendim. Tarihte Türk kadının nasıl güçlü olduğunu, erkeğinin ne önünde ne arkasında hep yanında durduğunda gücüne güç kattığını. İslam’da kadının değerini, aslında işin özü kadının nasıl değerli bir varlık olduğunu tüm ailenin toplumun temeli olduğumuzu anlamış oldum. Evlatlarımı yetiştirirken onlara her baktığımda aslında nasıl zor bir görevim olduğunu, yaptığım küçücük bir hatanın aslında tüm toplumu etkileyebileceğini fark ettim. Güçlü kadın mutlu aile mutlu toplum”.
Fatma Selcen Kara: “İlahi Kudretin insanoğluna lütfettiği bir şefkat kucağı olan kadının; kocasını, çocuklarını, akrabalarını ve hatta komşularını hayır ve hasenata teşvik edecek mahiyette donanıma sahip olması için yapılan her çalışma ve gayreti büyük bir iştiyak ile karşılamaktayım, üniversitenin şehir ile bütünleştiği bu güzide programda gönül dünyam ile bütünleşen bir akademik ortamı tatmak yarınlara olan umudumu beslemiştir”.
Tülin Saka: “Kadın Akademisi sayesinde öncelikle şehrimi, Ahilik teşkilatını, onların çalışmalarını ve bunların ne kadar köklü bir geçmişe dayandığını fark ettim. Eğitime kızımla birlikte geliyorduk. Dinlediğimiz derslerden sonra birlikte Ahilik ve Bacılar teşkilatı üzerine araştırmalar yapmaya başladık, hatta bu konunun işlendiği bir film izledik. Bu dersler bizi medeniyetimizi öğrenmeye ve bunun için araştırma yapmaya sevk etti. Öncelikle bunun için teşekkür ederim. Sonrasında ben ailesiyle ilgilenen bir ev hanımıyım. Eğitimin yaşı olmadığını bizlere gösterdiniz. Üniversite sıralarında bulunmak benim gibi lise mezunu bir hanım için çok güzel bir histi. Sayenizde bir hayalim gerçek oldu. Ayrıca bu eğitimlerde kendi kıymetimi yaşayarak öğrendim. Medeni diye hayran olunan batının kadına bakış açısını gördükçe kendi medeniyetimizle bir kez daha gurur duydum. Bunları herkese anlatmaya çalışıyorum. Ve aile üzerine olan derslerimizden sonra da kendime dersler çıkardım. Beyimle olan iletişimimizi daha iyi bir noktaya getirdik. Hem evli hem de bekar kişilerin mutlaka alması gereken derslerdi. Ayrıca KADES uygulamasını burada öğrendim, ne kadar önemli olduğunu gördüm. Etrafımdaki tüm hanımlara anlatıyorum. Başından sonuna tüm derslerimizde emeği geçen tüm hocalarımıza, tüm emeği geçenlere çok teşekkür ederim”.
Döndü Çelik: “Kadın Akademisi ile aldığımız eğitim sayesinde; öncelikle ve en önemli geri dönüşümü özgüvenimizin yerine gelmesi ile sağladık. Kendimizi adeta üniversitede okuyor, eğitim alıyor gibi hissettik. Yıllardır bildiğimiz bazı doğruların aslında yanlış olduğunu, aslında bir kadın olarak çok daha değerli ve kıymetli olduğumuzu, toplum içinde de bu değerin bilinmesi gerektiğini öğrendik. İslam dininin kadına verdiği değeri ve özeni biliyorduk, daha da geliştirdik. Avrupa’nın, batının ve diğer dinlerin; geçtiğimiz yüzyılda kadına sandığımızın akside değer vermediğini, kadını hor gördüğünü öğrendik. Sağlık hakkında bilgilendirildik, sağlık sektöründe bize sunulan imkanlar konusunda bilinçlendik ve yeni getirilen uygulamaları öğrendik. Çocuk yetiştirme konusunda, Ahilik Teşkilatı konusunda, bu teşkilat içerisinde kadının konumu ve yeri konusunda, bu teşkilatı günümüzde yaşatmak için neler yapabileceğimiz ve şehrimizi nasıl tanıtacağımız konusunda çeşitli bilgiler edindik ve istişarelerde bulunduk”.
Gönül Seyfi: “Kadın Akademisi çok güzel bir çalışma. Önce “kadın” nedir, ne demektir. Tarihte kadın, İslam’da kadın, ailede kadın. “Beşiği sallayan dünyayı sallar” bunların önemini anladım. İslam’ın kadına verdiği değerin önemini anlatan çok güzel bir çalışma. Huzurlu, sağlıklı bir ailenin ne kadar önemli olduğunu ve bunda kadının payının ne kadar önemli olduğunu. Biliyoruz deyip de değerini anlayamadığımız birçok konuyu anlatan, aydınlatan siz değerli hocalarımız elimizdeki eşimizin, çocuklarımızın, arkadaş, dost ve akrabalarımızın kıymetini değerini ve bizim sorumluluklarımızı hatırlattı. Şehrimizde uygulanan birçok çalışma ve uygulamalardan haberimiz yoktu, bu sayede öğrendik. Kızılay, çocuk geliştirme yurdu, KADES, Hasta-Yaşlı bakım yurtları vs. çalışmalarını öğrendik. Okumamış veya çalışmıyor olan bir kadının ailesi, toplumu devleti adına yapabilecek çok işleri olduğunu öğrendim. Kadının çok önemli ve özellikle kadının eğitiminin çok önemli olduğunu öğrendim”.
Gülizar Ünverdi: “Daha önceden bilgi sahibi olmadığım, fakat hocam sayesinde öğrendiğim bilgileri ve hizmetleri çok yararlı bulmakla birlikte, bize gösterdiği ilgi ve alaka özellikle mutlu etmektedir. Nur Çetin hocama bize ayırdıkları zaman ve alakaları için çok teşekkür ediyorum”
Necibe Fatiş: “Ben kendi adıma çok bilgilendim. Türkler ilk kadın teşkilatını 13. yüzyılda kurarak, kadını eski çağlarda bile yüceltmişlerdir. Ne kadar değerli olduğumuzu, devletimizin ailemizin toplumun bizim için çok şey ifade ettiğini, değişen hayat şartlarında, teknolojide her konuda kendimizi güncellememiz gerektiğini, ailemizi korumak daha güçlü olmak, olumsuz etkilenmemeleri için her daim uyanık olmak, gerektiğinde gücümüzün yettiğince har alanda kendimizi yetiştirmemizi, İslam ahlakını, gelenek ve göreneklerimizi çocuklarımıza ve ailemize aşılamalı, hep birlikte daha da güçlü olmak için sevgi, saygı, güzel ahlakla rol model olmayı ilke edinmeliyiz”.
Şerife Tuba Derin: “Aldığımız bu eğitim sayesinde öncelikle özgüvenimiz artmış oldu. Kadın olarak gerçekten değerli olduğumuzu hissettik. Yıllardır bildiğimiz bazı doğruların aslında yanlış olduğunun farkına vardık. Dinimizin kadına verdiği değeri zaten biliyorduk, bunu daha da pekiştirdik. Diğer dinlerde ve milletlerdeki kadına bakışı da bu eğitim sayesinde öğrenmiş olduk. Bugün batıda aslında kadına değer adı altında değer verilmediğini görmüş olduk. Çocuk yetiştirme, aile içi iletişim ve sağlık konularında da bilinçlendik. Ahilik teşkilatının sadece erkeklerle ilgili olmadığını, bu teşkilatta kadınlarında yeri olduğunu, günümüzde bu teşkilatı yaşatmak için neler yapabileceğimizi öğrendik ve görüş alışverişinde bulunduk. Ayrıca sosyal hizmetler alanında ilimizde yapılan çalışmalar hakkında bilgilendik”.
Ayşegül Karaca: “Kadınların geçmiş zamanlarda olumsuz olarak tanımlandığını, tarihte erkeklerden daha aşağı bir varlık olarak tanımlandığını derslerde öğrendim. Aslında geçmişte yapılan olumsuz kadın tabirleri aksine kadınların toplumda ve ailedeki yerinin önemini daha net bir şekilde anlamamızı sağladı. Farklı dinlerde yapılan kadınlara yönelik tabirleri ilk defa burada öğrendim ve İslam dininde kadının yerinin ne kadar güzel olduğunun farkına vardım. Kadem uygulamasını ne kadar duysam da kadın akademi sayesinde öğrenmiş oldum. Bu farkındalıklar ve yeni bilgiler için bütün hocalara teşekkür ederim”.
Meryem Yağmur: “Kadın Akademisi bana en başta farkındalık kazandırdı. Sahip olduğum haklar, aile içi davranış şekilleri ve tarih süreci içerisinde kadın motifinin günümüze kadarki değişimi hakkında önemli fikirler verdi. Eş seçimi ile başlayan eşler arası iletişim, çocuklarla iletişim, ergenlerle iletişim, gençlerle iletişim kanalı konularında oldukça önemli bilgiler edindim. Bu programlar sonucu aile içi iletişim şeklinde farklı bakış acıları kazanıp aile içindeki sorunlarımı çözmem de çok daha yeni ve uygulanabilir yöntemler gördüm. Mutlu birey, mutlu aile, mutlu toplum anlayışı. Ayrıca Ahi Evran Veli’nin eşi Fatma bacının söylediği gibi işine, aşına, eşine sahip ol felsefesi doğrultusunda kendime ve etrafındakilere yardımcı olabilecek bilgilere ulaştım”.
Ceren Çelik: “Kadın Akademisi ile aldığımız eğitim sayesinde; kendi adıma ve özellikle orta yaş olan ve kendi hak ve değerlerini bilmeyen hemcinslerim açısından edinmiş olduğumuz pek çok bilinç bulunmakta. Yüzyıllardan beri kadının uygarlıklara göre değeri, kendini kanıtlama çabası, yer edinme çabası, gücü, becerileri, analığı, eşliği, günümüz şartlarında gelmiş olduğu nokta, bu noktadaki eksiklikler, bu eksikliklerin tamamlanması için kendi adımıza yapmamız gerekenler, devlet olarak yapılanlar, gerekli politikalar ve daha nicesi hakkında bilgiler edindik. Artık kendimizin, gücümüzün farkına varmamız gerektiğini öğrendik. Bir kadın olarak ne kadar değerli ve önemli olabileceğimizi öğrendik. Neler yapabileceğimizi öğrendik. Tarihimizde pek çok önemli lider kadın olduğunu öğrendik. Toplumsal yaşamda daha güçlü ve bilinçli olmak için pek çok bilgi edindik. Biz kendimize değer vermezsek o değeri kimseden göremeyeceğimizi öğrendik”.
Elif Koçak: “Bu akademide almış olduğumuz eğitimlerin bakış acıları ve hayatımızı idamelerimizde aslında kadının yerinin daha farklı olduğu kanısını uyandırmıştır bende. Biraz daha açıklamamız gerekirse toplumsal baskılar, mahalle baskıları, büyüklerimizin kadınların hep bir geride olduğu kanıları, kadınların aşağılık hissetmesi ve yasaması gereğini öğretmiş bize oysa dinimizde İslam dininde kadının yerinin bambaşka olduğunu, kadınların emanet olduğunu, cennetin annelerin ayakları altında olduğu Hadis’i Şerifine dayanarak farklı ve kutsal olduğunu öğrenmiş oldum”.
Esra Başal: “Kadının dünya üzerinde ne kadar değer gördüğü konusunda aldığımız bilgiler çok verimliydi. Kendini dünya lideri olarak gören fakat kadına hiçbir değer vermeyen batının iç̧ yüzünü̈ daha net görmüş̧ olduk. Aslında kadını değersizleştirenlerin batı toplumu olduğu, kadının dinimizdeki ve Türk toplumundaki yerini net olarak pekiştirdik. Kadının Türk toplumlarında ve İslam dininde en baştan beri çok değerli olduğunu her defasında vurgulayarak öğrenmiş̧ olduk. Kadının hangi haklara sahip olduğunu ve kendisini nasıl koruması gerektiğini öğrendik. Evliliğimizi, anneliğimizi gözden geçirerek eksik olan yanlarımızı nasıl telafi edeceğimizi öğrendik. Hayat çok kısa ve hiçbir şey için geç̧ değil, bu eğitimden sonra hayat bize yeni bir başlangıç̧ olsun...”.
Meryem Kaya: “Eski Türk toplumunda kadına verilen değer ile şimdiki zamanda verilen değerin farkını öğrendim. İslamiyet’in gelmesiyle kadına gerçek anlamda hakkettiği değerin verildiğini öğrendim. Sağlık eğitiminde ilaç kullanma yönteminde yanlış bildiklerimi öğrenme imkanına sahip oldum. Çocuklarımla nasıl iletişim kurmam gerektiğini öğrendim. Aile ve sosyal Hizmetler il müdürümüz, toplumda korunmaya ihtiyacı olan kadın çocuk yaşlı ihtiyaç sahibi engellilere nasıl yardımda bulundukları konusunda bilgi verdi. KADES hakkında geniş bilgi sahibi oldum”.
Havva Fidan: “Kadın Akademisi ile kadının tarih boyunca nasıl muameleler gördüğünü öğrendim. Farklı dini inanışlarda kadın nasıldır, yeri nedir bunları gördüm ve İslam’da kadının çok güzel bir yerde konumlandırıldığına bir kere daha şahit oldum. Kadının evdeki ve ailedeki yerini zaten biliyorduk ama daha geniş açılardan ve hocalardan da bunları dinleme fırsatı buldum. Çocuk eğitimi ile ilgili bilmediğim ve yanlış uyguladığım şeylerin doğrusunu öğrendim. Kadına şiddet durumlarında ne yapabileceğimi, şiddetin her türlüsünde devletin yanımızda olduğunu ve kolay bir uygulamayla şiddeti gördüğümüz yerde göz yummadan gerekli yerlere haber verebilmenin kolay bir yolunu öğrendim”.
Melek Erel: “Suzan hocayla İslam'da kadının önemli ve değerli olduğunu, ailenin de kıymetli olduğunu öğrendik. Başka ülkelerde kadının değersiz, ezilen olduğunu günümüzde de böyle devam ettiğini fark ettim. Vesile Hocamla Ahilik anlayışını öğrendik. Her değerlerin bize faydası vardır. Hoşgörü, sevgi, saygı, dürüstlük insanların arasındaki bağı güçlendirir. Ertuğrul Yaman Hocamla oluşturduğumuz aile hayatını daha nasıl güzel olacağını öğrendik. Eşler arası saygı sevgi değer vermek kıymet bilmek aynı zamanda çocuk büyütürken destek vermek gerektiğini öğrendim. Sorunları çözerken sabırlı, sakin, geniş çerçevede ve dinimizin emir ve yasaklarına göre Allah'ın rızasını gözeterek çözmemiz gerektiğini Ayşegül Hocamla sağlığımızla ilgili sağlık kuruluşlarında nasıl haklarımız olduğunu öğrendim. Hastalandığımda daha dikkatli davranacağım. Sağlık hayatımızda önemlidir. Abdullah Bey’den devletimizin muhtaç insanlara nasıl yardım ettiğini öğrendik. Yardım ederken yaşlı insanlar, bakıma muhtaç çocuklar durumlarına göre çeşitli binalarda rahat mutlu bir şekilde yaşam sürdürmeleri için imkan sağlandığını öğrendim. KADES kadın destek merkezi kurulduğunu şiddet gören kadınları da korunduğunu öğrendim. Refik Hoca kadın her zaman fedakar, üretken, sevgi dolu, böyle olunca aile mutlu ve huzurlu oluyor dedi, aileler hep böyle olursa toplum güçlü sağlam olacağını öğrendim. Nur Hocamla eski tarihlerde kadının durumunu ülkelerle anlattı, en iyi İslam gelince kadın değerli olmuş. Ülkemizde kadın her dönem değerli olmuş. Kadınlarımız namuslu cesur çalışkan fedakar olmuştur. Vatan ve ailesi için her şeyi yaptıklarını öğrendim”.
Meryem Avcı: “Avrupa ve ülkemiz arasında kadınlara önem arasında fark olduğunu bizim ülkemizin sanılanın aksine kadınlara daha fazla önem verildiğini öğrendim. İslam dinimize göre kadınların oldukça kıymetli olduğunu, aile içi iletişimin nasıl etkili olacağını, güçlü kadının nasıl davranacağını nasıl biri olacağını, iyi bir ailenin nasıl olacağını öğrendim”.
Neriman Karaca: “Verilen derslerdeki bilgilerin çoğunluğuna hâkim olsam da kadınların bu bilgileri öğrenmesinin ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Geçmişten günümüze kadar kadının gerçek değerinin verilmediği ve aslında kadına değerin sadece İslam da verildiği görülmektedir. Bununla birlikte farklı dinlerdeki kadın tanımlamaları aksine İslam’daki yerinin ne kadar güzel olduğunun farkındalığı verildiğini düşünüyorum. İnsanların bu bilgiler ışığında hayatında yaratıcısının koyduğu kurallar doğrultusunda Kur’an-ı Kerim ve sünnete göre hareket etmesiyle tüm insanlığın ahlaki değerlerinin ön plana çıkacağını düşünüyorum. Her ailenin farklı yapıları olduğundan dolayı bu ayrı aile dünyaları için yapılan eğitimin gerekli olduğunu düşünüyorum ve devamını diliyorum”.
Rümeysa Malkoç: “Kadın Akademisinde aldığımız eğitim boyunca farklı alanlarda kadın kavramı hakkında bilgiler edinmiş oldum. Mesela Dünya Tarihinde ve Türk Tarihinde kadının ne kadar farklı olduğunu öğrendim. Bekar bir bayan olarak ileride nasıl bir aile kurmam gerektiği konusunda bilgilendim, çocuklarıma nasıl bir bakış açısıyla bakmam gerektiğini anladım. Her hafta yeni bilgiler edindim, kendime notlar çıkardım ve her hafta kendimi daha değerli hissettim. Milli ve manevi değerlerimizi kazanmak ve kazandırmak için bize çok iş düştüğü kesin :) Derste Hasan el Benna’nın tespiti de buna delildir. Dünya nüfusunun yarısı kadındır, diğer yarısını da kadınlar yetiştirir. Emeği geçen hocalarıma teşekkürlerimi sunarım”.
Rumeysa Yılmaz: “Öncelikle bize bu akademide çok değerli bilgilerini bizlerle paylaştığı için hocalarımıza ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Bu akademi bana birçok yönden fayda sağladı. Bir kadın olarak toplumda ve ailede ne kadar değerli olduğunu bir kere daha fazlasıyla hissettirdi. İlk olarak kadına şiddet ve kadın hakları konusunda toplumda karşılaştığımız sorunlara karşı duyarlılığımı artırdı. Daha duyarlı olacağıma dair kendime söz verdim diyebilirim. Çevreme bu bilgileri aşılamaya çalıştım çünkü güçlü bir kadın güçlü bir toplum oluşturur. Bir kadın ve gelecekteki bir anne adayı olarak dünyayı ya da en azından yaşadığım çevreyi değiştiren birey olmanın bilinciyle yoluma devam edeceğim. Emeği geçen herkese sevgi ve saygılarımı sunuyorum”.
Sevim Ediz: “Öncelikle böyle bir seminere bizleri dahil eden, bizlere böyle güzel bir eğitim programı düzenleyen hocalarımıza ve emeği geçen herkese teşekkür etmek isterim. Katılmış olduğum bu seminerde bir kadın olarak aldığım eğitim sayesinde hemcinslerime bakış açım tamamen değişmiştir. Seminerde özellikle sadece ülkemizdeki ya da İslamiyet dinindeki kadına bakış açısı değil, farklı inanç ve dindeki kadına bakış açısına dikkat çekilerek bu yönde bir eğitim verilmesi ufkumu fazlasıyla açmış, önümü görmeme, kendi kültürüme ve inanç şeklime bakış açımın yönünü güzelleştirmiştir. Evlilik ve çocuk yetiştirmek ile ilgili seminerler eksikliklerimi daha net görmeme ve bu konuda kendimce yuvama ve çocuklarıma daha güzel ve daha geniş bir açıdan bakmamı sağlayıp empati duygumu desteklemiştir”.
Ümmügülsüm Aksüngü: “Kadın Akademisi verdiği eğitimlerle düşünülmüş en güzel projelerden bir tanesi. İslam dininin kadına verdiği değeri doğru sandığımız konuların yanlış olduğunu öğrendik. Saadetin, mutluluğun, batıya duyulan hayranlıkta, özentide olmadığını, aile saadetinin kadının değerinin İslam dininde olduğunu öğrendik. Akademinin bana kattıkları aslında bildiğim, ama geriye ittiğim, bir yerlerde eksiklik hissettiğim konuları bana tekrar hatırlattı. Eşime karşı, çocuklarıma karşı daha bilinçli yaklaşmaya başladım. Hayatın verdiği yorgunlukta sabrımızın bittiği yerde işlenen derslerle gücümü hissedip daha olumlu olmaya başladım. Eksik olduğum yönleri tamamladım. Yanlış davranışlarımı törpülemeye başladım”.
Aniş Gezer: “Kadın Akademisinin sayesinde İslam dininin kadına verdiği değeri daha güzel anladık. Daha kaliteli hayat için aile hayatının mutluluğu ve huzuru için İslam dininin ehemmiyetini daha güzel anladık. En küçük toplum ailedir. Aile hayatı güzelse büyük toplumlar da güzel olur. Topluma faydalı bireyler yetiştirmek için İslam dinini daha iyi tanıyıp tam anlamıyla yaşamak konusunda Kadın Akademisinin faydalarını gördük. Bir kadın olarak kendimizin ve ailemizin değerini daha iyi kavradık. Bu tür eğitimlerin artırılması, genç anne adaylarının daha bilinçli olması ve İslam’a yatkın bireylerin yetişmesi için çok çok iyi olur”.
Gülizar Akça: “Tarihteki ve diğer dinlerdeki aile kavramı ve kadına bakış açısını dinlediğimizde, kadının bir araç, bir amaç olduğunu, görevinin çocuk doğurmak ve erkeğin ihtiyacını karşılamak olduğunu kendisine hiçbir değerin verilmediğini öğrendik. Halbuki dinimizde ailenin ve kadının değeri çok büyüktür. Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (S.A.V.): “Sizin en hayırlınız, ailesine en iyi davrananızdır.” “Cennet annelerin ayakları altındadır.” Buyuruyor. Ailede en önemli değerler; sevgi, saygı, anlayış, merhamet, yardımlaşma, tatlı dil ve güler yüzdür. Ayrıca değerlerimize ne kadar sahip çıkarsak ailemiz o derecede güçlü olur, ailede büyüyen çocuklar da mutlu, sağlıklı, huzurlu bir ortamda büyür ve başarılı, mutlu, hayırlı nesiller olurlar inşallah”.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.