MTA Kırşehir'de Helikopterle Maden Arıyor
MTA Kırşehir'de Helikopterle Maden Arıyor
Günlerdir Kırşehir semalarında uçan ve altında çember şeklinde alet bulunan helikopter merak konusu olmuştu.Helikopterin MTA'ya ait olduğu ve maden aradığı öğrenildi.
Günlerdir Kırşehir semalarında uçan ve altında çember şeklinde alet bulunan helikopter merak konusu olmuştu.Helikopterin MTA'ya ait olduğu ve maden aradığı öğrenildi.
Yaklaşık 1 haftadır Kırşehir semalarında uçan ve altında çember şeklinde alet taşıyan helikopter merak konusu olmuştu.Bazı vatandaşları tedirgin eden helikopterin Maden Tetkik ve Arama (MTA) Genel Müdürlüğü'ne ait olduğu ve Kırşehir'deki arazilerin 3 boyutlu olarak jeofizik haritasını çıkarıp hangi madenlerin olduğu tespit ediliyor.Söz konusu helikopterin özellikle altın madenlerini tespit etmek için Kırşehir semalarında uçtuğu belirtiliyor.Kent merkezinin yakınlarında özel firmalar tarafından gerçekleştirilen altın madeni sondaj çalışmaları ile birlikte bir de helikopter ile maden aranması vatandaşları düşündürüyor.Yakın zamanda Kırşehir'in tamamen maden sahasına dönüştürülmesinden korkuluyor.Helikopterin İspanyol teknoloji ürünü olduğu ve gece saatlerinde bile uçtuğu kaydedildi.
MADEN ARAMA HELİKOPTERİ NEDİR ?
Maden Teknik Arama ve Genel Müdürlüğü'nün sitesinde yer alan bilgilere göre söz konusu helikopter hakkında şu ifadelere yer veriliyor ;
“Ülkemizin büyük bir kısmının dağlık ve ormanlık oluşu, bu alanlarda yer bilimleri çalışmalarının yapılmasını zorlaştırmaktadır. Bu alanların gerek jeolojik gerekse jeofizik araştırmaları bahsi geçen çevresel koşullar nedeniyle yeterli düzeyde tamamlanamamıştır. MTA Jeofizik Etütleri Dairesi Başkanlığı maden, enerji ve yapısal jeolojik unsurların araştırılmasında karadan jeofizik ölçüler toplayarak ilgili jeolojik problemlerin çözümüne katkılar koymaktadır. Ancak, karadan ölçü toplamak büyük zaman ve ekonomik kayıplarına yol açabilmektedir. Jeofizik literatüründe rastsal gürültüler olarak adlandırılan ve yüzeye yakın kaynakların neden olduğu çevresel etkiler karadan toplanan jeofizik verilere bileşen olarak katılmakta ve yorumu güçleştirmektedir. Teknik olarak bu problemi aşabilmek için kullanılan sayısal süzgeçler de aranılan yapıya ait bileşenlerin kısmen veriden uzaklaşmasına neden olmaktadır” denildi.
Jeofizik araştırma helikopteri hakkında bilgilendirmesine devam eden Müdürlükçe, “Sonuç olarak ölçü esnasında jeofizik cihazların gürültü yaratan kaynaklardan düşey yönde daha uzakta tutularak ölçü alınması hayati bir önem taşır. Maden, enerji ve yapısal jeolojik unsurların araştırılması akılcı planlar, uygun ve yerinde yöntemler ve güncel teknoloji kullanılarak yönlendirilebilir. Bu bağlamda, havadan jeofizik verilerin toplanması bahsi geçen problemlerin üstesinden gelebilmek için tercih edilebilecek yegâne yoldur. Uygulancak havadan jeofizik yöntemler: gravite, manyetik, elektromanyetik ve gamma-ray spektrometre yöntemleridir. Her bir yöntem ile jeofizik belirtiye neden olan yeraltı yapılarının/kütlelerinin ilgili fiziksel özellik dağılımları araştırılacaktır. Her ölçü sahasında farklı fiziksel özellikleri barındıran zengin veri kümelerinin elde edilebilmesi planlanmaktadır” ifadelerine yer verildi.
Müdürlük tarafından son olarak şu bilgiler verildi: “Bu projenin en önemli çıktıları arasında; kısa zamanda büyük alanların taranması, ülke ekonomisine konacak katkının artması, yüksek hacimde ve kalitede veri kümelerinin toplanacak olması, uçuş geometrilerinin 3B sistemde olması nedeniyle yeraltının gerçek 3B yorumunun yapılacak olması, bilimsel çalışmalara ışık tutacak yeni bulgu ve verilere ulaşılabilecek olması sayılabilir.”
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.