''Çocuklarımız Anadolu'yu Terk Ederse Ülke Çöker''
''Çocuklarımız Anadolu'yu Terk Ederse Ülke Çöker''
Kırşehir Belediye Başkanı Selahattin Ekicioğlu Sözcü Gazetesinden Başak Kaya'ya hayatı ve Kırşehir'deki 39 yılın ardından gelen değişim ile ilgili çok özel açıklamalarda bulundu.Ekicioğlu her şeyini Cumhuriyete borçlu olduğunu belirterek, ''Ayağımızda naylon ayakkabı, üstümüzde yırtık pantolon davarın peşinde büyüdük bu topraklarda. Çobandık, cumhuriyet bizi buralara kadar taşıdı.'' dedi.
Kırşehir Belediye Başkanı Selahattin Ekicioğlu Sözcü Gazetesinden Başak Kaya'ya hayatı ve Kırşehir'deki 39 yılın ardından gelen değişim ile ilgili çok özel açıklamalarda bulundu.Ekicioğlu her şeyini Cumhuriyete borçlu olduğunu belirterek, ''Ayağımızda naylon ayakkabı, üstümüzde yırtık pantolon davarın peşinde büyüdük bu topraklarda. Çobandık, cumhuriyet bizi buralara kadar taşıdı.'' dedi.
İŞTE EKİCİOĞLU'NUN BAŞAK KAYA İÇİN VERDİĞİ O RÖPORTAJ :
Çiftçi bir ailenin altı çocuğundan biriyim. Annem ve babam hayvancılık yapıyordu. Ahırdan bozma okullarda okuduk. Dedem ve ebem başımızda dururdu. Ebem öldükten sonra 1971'de köye dönmek zorunda kaldık. Aileme yardım edebilmek için 12 yaşından itibaren tarlada çalışmaya başladım. Annem ve babam ‘Oğlum sen yeter ki eğitimini tamamla, biz iki saat fazla çalışırız' derdi.
''ÇOBANDIK , CUMHURİYET BİZİ BURALARA TAŞIDI''
Neşet Ertaş ustanın dediği gibi ‘Biz varlığı görmedik ki, yoksulluktan şikayet edelim'. Yoksulluğu bilen bir toplumuz. Kırşehir'de farklı bir kimliğimiz var. Burası Horasan erenlerinin merkezi. Bu kültürde incinsen de incitmek yok. Ayağımızda naylon ayakkabı, üstümüzde yırtık pantolon davarın peşinde büyüdük bu topraklarda. Çobandık, cumhuriyet bizi buralara kadar taşıdı.
''ÇOCUKLARIMIZ ANADOLU'YU TERK EDERSE ÜLKE ÇÖKER''
Neşet Ertaş ustanın dediği gibi ‘Biz varlığı görmedik ki, yoksulluktan şikayet edelim'. Yoksulluğu bilen bir toplumuz. Kırşehir'de farklı bir kimliğimiz var. Burası Horasan erenlerinin merkezi. Bu kültürde incinsen de incitmek yok. Ayağımızda naylon ayakkabı, üstümüzde yırtık pantolon davarın peşinde büyüdük bu topraklarda. Çobandık, cumhuriyet bizi buralara kadar taşıdı.
Dedelerim iç Ege'den İzmir Limanı'na deve sırtında yük taşımacılığı yapardı. Ben de geleneği sürdürdüm. Nakliyecilik yaptım. Hiç bir zaman başka bir şehirde yaşamayı düşünmedim. Çocuklarımız Anadolu'yu terk ederse bu ülke çöker.
''KOOPARATİFLERLE ANKARA VE İSTANBUL'U DOYURACAĞIZ''
Seçildiğimde “Üç ay maaş öder sonra kaçar” demişlerdi. Borç da ödenir hizmet de yapılır, biz teslim olmayız. Mücadele kültüründen geliyoruz. Tarım ve hayvancılık, kadın ve kent kalkınma kooperatifleri kurduk. Ankara ve İstanbul'u doyurmak, beslemek istiyoruz.
''HOŞGÖRÜNÜN ADAYI OLDUM, KAZANDIM''
İnsan sevgisi ve hoşgörünün adayı olduk kazandık. Bireysel başarımdan çok kültürün yarattığı başarı 31 Mart'ta sandıklara yansıdı. Türkiye genelindeki yanlış politikalara dur dediğimiz için kazandık. CHP 39 yıl sonra kazandı. Burası insanların aşırı borçlu olduğu bir kent. Görevimi yaparken engellemeler var tabi ki… Özellikle kamu, bir siyasi partinin kurumu haline gelmiş. 60 yıl önce Milli Emlak'tan gelen arsalarımızı bize sattırmam diyorlar. Halbuki benden önce yüzlerce parsel arsa satmışlar.
''ÇOCUKLARIMA HEP ESKİ KÖYE YENİ ADET GETİRİN DİYEREK BÜYÜTTÜM''
Eşim Fatma ile Kırşehir'de tanıştım. Üç kızımız oldu. Zeynep, Gözde ve Ayşe…Hepsi üniversite okudu. Kızlarımın ayaklarının üzerinde durmaları çok önemliydi. Bizleri cumhuriyet yetiştirdi ve buralara getirdi. Ben de çocuklarıma her zaman fırsat eşitliğinin önemini anlattım. Ülkeleri için iyi işler yapmalarını tembihleyerek büyüttüm. Çocuklarıma atalarımızdan aldığımız bu kültürü vermeye çalıştım. Şimdi Deniz ve Özgür isimlerinde iki torunum var ve onlara da bu ilkeleri öğretmeye çalışıyoruz. Çocuklarımı her zaman “Eski köye yeni adet getiren siz olun” diyerek büyüttüm. ‘İcat çıkarma derler' ama ben onları “İcat çıkarın” derim. Gelir adaletsizliğinin ortadan kalkması için kafa yormalarını istedim.
.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.