Bebeğinize İnternetten Ninni Dinletmeyin

ÇOCUK 11.04.2021 - 14:18, Güncelleme: 05.05.2023 - 17:12
 

Bebeğinize İnternetten Ninni Dinletmeyin

     Ninni, içinde anne sevgisi bulunan, belli bir ezgiyle söylenen, sade bir dil kullanılan, manzum veya mensur sözlerdir.      Gel gelelim ninninin söyleniş amaçlarına: Ninni, başta bebeğin ağlamaması, uslu olması, çabuk büyümesi gibi dileklerin yanı sıra; çocuğun uzun ömürlü olması, nasibinin bol olması, nazar ve hastalıklardan korunması; daha ileri vadeli olarak da gelin ya da damat olması, çocuğun gelecekte mutlu olması gibi dilekleri içeren doğaçlama söyleyişlerdir.      Ninni gibi güçlü bir iletişim aracını, sadece yavrumuzu uyutmak için değil, onun gelişimini desteklemek için de kullanabiliriz.      Ninniler, çocuğun dil gelişiminde günlük hayatta karşılaşabilecekleri birçok kelime ve kavramı içerir. Bunlar günlük nesne isimleri, renk, mekân, sayı gibi kavramlardır. Bu kavramları ninniler aracılığıyla çocukların dinlemesi ilk kelimelerin zihinde depolanmasını sağlar.      Yapılan araştırmalarda, ninnilerin çocuğun üzerindeki stresi azalttığı, çocukların uykuya dalmasını kolaylaştırdığı ve en nihayetinde anne ve çocuk arasındaki ilişkiyi kuvvetlendirdiği ortaya konmuştur. Ayrıca şunu da belirtmeden geçmeyelim 0-2 yaş döneminde ninni, bağlanma duygusunun gelişmesine katkı sağlar.      Miniğimiz, ninni vasıtasıyla sesleri ayırt etmeyi öğrenir. Yani; anneler ve babalar kendi sesinizle ninni söyleyiniz ki, bebeğiniz sizi sesinizden de tanısın. Naçizane fikrim, çocuklarınıza internetten ninni dinletmeyiniz.      Ninniler, ezgili ve ahenkli yapısı itibarıyla, çocuklarda ritim duygusunun gelişmesine katkı sağlar.      Ve son olarak da ninnilerimiz kültürel aktarımın sağlanmasında ve manevi değerlerin verilmesinde bir semboldür. Bu sembolü çoğu anne bilerek ya da bilmeyerek çocuğuna kazandırıyor. Bu güzel bir şey; lâkin küçük bir dip not: Ninnilerimiz ne kadar çeşitli olursa o kadar tadından yenmez. Nihayetinde bal yiyen, baldan usanır(!).      Yukarıda da gördüğümüz gibi ninnilerimiz sadece eee, eee, e’den ibaret olmadığı gibi bünyesinde daha fazlasını da barındırıyor. Bu arada inşallah uykunuz gelmemiştir bu kadar ninniden sonra(!).      Kültürümüzün bir yansıması olan ninnilerde o yörenin geleneklerini, inançlarını ve hatta dil özelliklerini görebiliriz. Dahası Türk aile yapısı, yaşam şartları, aile içi ilişkiler ve daha pek çok şey ninniler aracılığıyla yavrularımıza aktarılır.   Örnek olarak: ‘’Tarla yolu taşlıdır Yavrum hilal kaşlıdır Hu, hu bir Allah Sen uykular ver Allah Oğlum uyusun inşallah Herkes desin maşallah’’        Son olarak, belki en az yukarıda saydıklarımız kadar önemli ve belki de, bunu kullanmasını bilen anneler için, bir o kadar da kıymetli bir konu; ninninin sevgili miniğimize öz bakım becerilerini kazandırmasıdır. Bu, şu anlama geliyor. Ninnimiz, illaki bilindik bir eser olmak zorunda değil. Sevgili miniğimize kazandırmak istediğimiz davranış doğrultusunda ninnimizi uyarlayabiliriz. Örneğin; bebeğimize diş fırçalamanın önemini, tuvaletten sonra ellerini yıkaması gerektiği gibi konuları eğlenceli bir şekilde, ninni vasıtasıyla öğretebiliriz.      Özetin özetine gelecek olursak eğer; bizler bebeğimizi bir yetişkin gibi karşımıza alıp, doğrudan bazı bilgileri vermeye kalkışırsak, onu hem korkutmuş oluruz, hem de zaten bir şey anlamaz. Miniklerimize bunları anlatmanın en kestirme, hem de en güzel ve eğlenceli yolu ninnilerden geçer.      Ninni gibi güçlü bir iletişim aracını, sadece yavrumuzu uyutmak için değil, onun çok yönlü gelişimini desteklemek için de kullanalım.      Yazarda ninniye aklını takmış demeyin; malum bugünlerde ortalık pek bir karışık. Virüs sadece insanın ciğerlerini doldurmakla kalmıyor; adeta beynimize de nüfuz etmiş durumda. Kafalar karmakarışık; bir yanda ekonomi, bir yanda hasta olmama, bir yanda da hasta etmeme endişesi. Bende akılları fazla zorlamayım dedim. Örfümüzün belki de bilinmedik yönünü öğrenmeye; hem en kolay hem de en eğlenceli, hem de miniklerimize, bugünün küçüğü, yarının büyüğü çocuklarımıza faydalı olacak bir konudan başlayarak bahsetmek istedim.   Canan RAVLI DAĞISTAN

     Ninni, içinde anne sevgisi bulunan, belli bir ezgiyle söylenen, sade bir dil kullanılan, manzum veya mensur sözlerdir.

     Gel gelelim ninninin söyleniş amaçlarına: Ninni, başta bebeğin ağlamaması, uslu olması, çabuk büyümesi gibi dileklerin yanı sıra; çocuğun uzun ömürlü olması, nasibinin bol olması, nazar ve hastalıklardan korunması; daha ileri vadeli olarak da gelin ya da damat olması, çocuğun gelecekte mutlu olması gibi dilekleri içeren doğaçlama söyleyişlerdir.

     Ninni gibi güçlü bir iletişim aracını, sadece yavrumuzu uyutmak için değil, onun gelişimini desteklemek için de kullanabiliriz.

     Ninniler, çocuğun dil gelişiminde günlük hayatta karşılaşabilecekleri birçok kelime ve kavramı içerir. Bunlar günlük nesne isimleri, renk, mekân, sayı gibi kavramlardır. Bu kavramları ninniler aracılığıyla çocukların dinlemesi ilk kelimelerin zihinde depolanmasını sağlar.

     Yapılan araştırmalarda, ninnilerin çocuğun üzerindeki stresi azalttığı, çocukların uykuya dalmasını kolaylaştırdığı ve en nihayetinde anne ve çocuk arasındaki ilişkiyi kuvvetlendirdiği ortaya konmuştur. Ayrıca şunu da belirtmeden geçmeyelim 0-2 yaş döneminde ninni, bağlanma duygusunun gelişmesine katkı sağlar.

     Miniğimiz, ninni vasıtasıyla sesleri ayırt etmeyi öğrenir. Yani; anneler ve babalar kendi sesinizle ninni söyleyiniz ki, bebeğiniz sizi sesinizden de tanısın. Naçizane fikrim, çocuklarınıza internetten ninni dinletmeyiniz.

     Ninniler, ezgili ve ahenkli yapısı itibarıyla, çocuklarda ritim duygusunun gelişmesine katkı sağlar.

     Ve son olarak da ninnilerimiz kültürel aktarımın sağlanmasında ve manevi değerlerin verilmesinde bir semboldür. Bu sembolü çoğu anne bilerek ya da bilmeyerek çocuğuna kazandırıyor. Bu güzel bir şey; lâkin küçük bir dip not: Ninnilerimiz ne kadar çeşitli olursa o kadar tadından yenmez. Nihayetinde bal yiyen, baldan usanır(!).

     Yukarıda da gördüğümüz gibi ninnilerimiz sadece eee, eee, e’den ibaret olmadığı gibi bünyesinde daha fazlasını da barındırıyor. Bu arada inşallah uykunuz gelmemiştir bu kadar ninniden sonra(!).

     Kültürümüzün bir yansıması olan ninnilerde o yörenin geleneklerini, inançlarını ve hatta dil özelliklerini görebiliriz. Dahası Türk aile yapısı, yaşam şartları, aile içi ilişkiler ve daha pek çok şey ninniler aracılığıyla yavrularımıza aktarılır.

 

Örnek olarak:

‘’Tarla yolu taşlıdır

Yavrum hilal kaşlıdır

Hu, hu bir Allah

Sen uykular ver Allah

Oğlum uyusun inşallah

Herkes desin maşallah’’

 

     Son olarak, belki en az yukarıda saydıklarımız kadar önemli ve belki de, bunu kullanmasını bilen anneler için, bir o kadar da kıymetli bir konu; ninninin sevgili miniğimize öz bakım becerilerini kazandırmasıdır. Bu, şu anlama geliyor. Ninnimiz, illaki bilindik bir eser olmak zorunda değil. Sevgili miniğimize kazandırmak istediğimiz davranış doğrultusunda ninnimizi uyarlayabiliriz. Örneğin; bebeğimize diş fırçalamanın önemini, tuvaletten sonra ellerini yıkaması gerektiği gibi konuları eğlenceli bir şekilde, ninni vasıtasıyla öğretebiliriz.

     Özetin özetine gelecek olursak eğer; bizler bebeğimizi bir yetişkin gibi karşımıza alıp, doğrudan bazı bilgileri vermeye kalkışırsak, onu hem korkutmuş oluruz, hem de zaten bir şey anlamaz.

Miniklerimize bunları anlatmanın en kestirme, hem de en güzel ve eğlenceli yolu ninnilerden geçer.

     Ninni gibi güçlü bir iletişim aracını, sadece yavrumuzu uyutmak için değil, onun çok yönlü gelişimini desteklemek için de kullanalım.

     Yazarda ninniye aklını takmış demeyin; malum bugünlerde ortalık pek bir karışık. Virüs sadece insanın ciğerlerini doldurmakla kalmıyor; adeta beynimize de nüfuz etmiş durumda. Kafalar karmakarışık; bir yanda ekonomi, bir yanda hasta olmama, bir yanda da hasta etmeme endişesi. Bende akılları fazla zorlamayım dedim. Örfümüzün belki de bilinmedik yönünü öğrenmeye; hem en kolay hem de en eğlenceli, hem de miniklerimize, bugünün küçüğü, yarının büyüğü çocuklarımıza faydalı olacak bir konudan başlayarak bahsetmek istedim.

  Canan RAVLI DAĞISTAN

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve kirsehirhaberturk.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.